Lazerle Hemoroid Tedavisi

 

Lazerle Hemoroid Tedavisi Nedir?

Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki lazerle hemoroid tedavisi konusu, tıpta doğru bilinen yanlışların en fazla olan konulardan biridir. Hemoroidal hastalığın cerrahi tedavisinde ameliyat sonrası ortaya çıkan ağrı yakınmalarının son derece fazla olması nedeniyle gerek hastalar arasında gerekse de cerrahlar arasında bir arayış oluşmuştur. Bu arayış farklı cerrahi tekniklerin ortaya çıkmasına neden olmuş ve sonuçta birçok cerrahi yöntem tarif edilmiştir.

Lazerle hemoroid tedavisi eğer uygun evrede uygun hastaya uygulanırsa son derece yüz güldüren hastanın şikayetlerinin ağrısız bir biçimde ortadan kalkmasını sağlayan son derece konforlu bir yöntemdir. Burada dikkat edilmesi gereke en önemli nokta uygun hasta seçimidir. Özellikle vurgulamak gerekir ki her hemoroid hastası lazerle tedavi için uygun değildir. Hastalarımızın, ismindeki illüzyonu kapılarak mucizevi bir yöntem olarak düşündükleri bu tedavi şekli bazı durumlarda ya işe yaramamakta ya da erken dönemde nükslerin (hastalığın yenilemesi-tekrarlaması) ortaya çıkmasına neden olabilmektedir.

Lazerle hemoroid tedavisinin etkin olduğu hasta grubu evre 2 hemoroidal hastalığı olan hastalardır. Evre 3 hastalarda kısmen bu gruba eklenebilir. Evrelemenin kanama şikayetine ek olarak sarkma yakınmalarının derecesine göre yapıldığı düşünülecek olursa ideal hasta grubunda sarkma yakınmasının belirgin olmaması gerekmektedir. Uygun hasta seçimi sonrasında lazer tedavisi bu amaçla üretilmiş cihazlar ve uygulama propları (alet) ile genellikle anestezi ihtiyacı olmaksızın poliklinik şartlarında uygulanabilecek konforlu bir yöntemdir. Prop hemoroid pakesinin (memesinin) içerisine ilerletilerek lazer ateşlemesi yapılır. Uygun miktarda verilecek enerji ile hemoroid pakesinin büzüşmesi-küçülmesi sağlanır.

 

Lazerle Hemoroid Tedavisi Nasıl Yapılır?

Başta da belirttiğim üzere uygun hasta seçimi işlemin başarısı için olmaz ise olmazlardandır.

Hasta seçimi sonrasında uygun anestezi sonrasında (lokal-sedasyon) hasta ameliyat masasına alınır. Anal ekartörler ile hastalıklı hemoroid pakesi ortaya konur. Burada işlemin sağlam hemoroid pakelerine yapılmaması özellik arzeder. Hemoroid pakesi içerisine bu amaçla geliştirilmiş olan cihaz, sivri uygulama probu yardımıyla yerleştirilir. Tam pakenin içerisinde iken (bu esnada probun mukozaya ve kas tabakasına çok yakın olmamasına dikkat etmek gerekir) ateşleme yapılır. Hemoroidler gerek büyüklükleri gerekse de sarkma miktarları açısından farklılıklar gösterdikleri için ateşleme her hemoroid pakesine standart bir miktarda yapılmaz. Ateşlemeler kısa süre içerisinde yapıldıktan sonra mukoza üzerinde basma ve soğuk uygulama işlemi gerçekleştirilir.

Her pake için işlem ayrı ayrı uygulanır. Piyasada bu amaçlı geliştirilmiş birçok cihaz bulunmaktadır. Her cihazın kendi kalibrasyonu ve uygulama incelikleri vardır. Uygulayıcının (Cerrahın) tüm bu inceliklere hâkim olması ve buna uygun kullanması gerekmektedir. “Unutulmamalıdır ki burada ameliyatı yapan lazer cihazı değil cerrahtır”. Tüm işlemler bittikten sonra kısa süre gözlem altında tutulan hasta önerilerde bulunularak taburcu edilir.

 

Lazerle Hemoroid Ameliyatı Öncesi Nelere Dikkat Edilmelidir?

Her hemoroid ameliyatı öncesinde yapılması gereken standart yaklaşımlar bu yöntem için de geçerlidir. Hastanın bağırsağının son bölümünün temizliğini sağlayacak olan lavman uygulamaları bağırsak hazırlığı için yeterlidir. Tüm bağırsağın tamamen temizleneceği ağızdan ishal yapıcı ilaçların kullanımı son derece nadir görülen durumlar dışında gereksizdir. Kan sulandırıcı ilaç kullanımı ameliyattan önce kesilerek gerekirse koldan iğne şeklinde yapılan tedavilerle bu ihtiyacın sürdürülmesi sağlanmalıdır.

Her hemoroid hastasında olduğu gibi kalın bağırsağın 1,5 metre uzunluğunda bir organ olduğu gerçeği unutulmadan kanama şikayetinin olası bir tümör kaynaklı olup olmadığını araştırmak amacıyla kolonoskopik değerlendirme muhakkak yapılmalıdır. Bu işlem hastanın yaşı ve şikayetleri uygun ise sigmoidoskopi şeklinde ameliyattan hemen önce de yapılabilir.

 

Lazerle Hemoroid Tedavisi Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?

Lazer tedavisi sonrasında anal kanal içerisinde uygulamanın yapıldığı pakelerede işlem sonrasında iyileşme süreci başlar. Bu süreç içerisinde başlangıçta bir miktar rektal kanama normal olarak kabul edilebilir. Hemoroid pakesinin (memesinin) lazer tedavisine ilk cevabı ödem şeklinde olmaktadır. Bu durum mevcut şişliğin bir miktar daha büyümesi ve genişlemesi anlamına gelir. Bu durumu azaltmak için ameliyat içerisinde pakenin üzerine baskı uygulanması ve soğuk uygulama gerçekleştirilmesi büyük önem taşır. Aynı şekilde sadece hastalıklı olan pakenin hedeflenmesi ve gereksiz lazer uygulamasından kaçınılması da işlem sonrası aşırı ödem oluşumunun azaltılmasında etkindir. Büzüşme/küçülme takip eden süreç içerisinde gerçekleşmektedir.

Hemoroidal hastalığın tüm tedavi yöntemlerinde olduğu gibi kabız kalınmamaya ve ishal olmamaya dikkat etmek özellikle ameliyatla tedavi edilen hemoroidal hastalıkta büyük önem taşır. Bunu sağlamak amacıyla posalı gıdalarla özenle beslenilmesi gerekmektedir. Aynı dikkat ve özen tuvalet alışkanlıklarında da gösterilmelidir. Uzun süre tuvalette oturulmaması aşırı ıkınmaktan kaçınmak büyük önem taşır. 

 

Lazerle Hemoroid Tedavisinde Riskler Nelerdir?

Lazer tedavisinde amaç hemoroid pakesi (memesi) içerisinde bulunan yapıların koagüle (ablate) edilmesi yani büzüşmesinin/küçülmesinin sağlanmasıdır. Bunu yaparken ısı enerjisinden faydalanır. Lazer ışığının dokular üzerinde yoğunlaştırılarak kullanımı ile birlikte ısı enerjisi ortaya çıkar ve bu enerji kullanıcının (cerrahın) yönlendirmesiyle dokuya tatbik edilir. Ortada ısı varsa doğal olarak risk de bunun kontrolsüz kullanımına bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Lazerle hemoroid tedavisi özellikle tecrübesiz ellerde ameliyat sonrası sorunların görülmesine neden olabilir. Lazer cihazı doku içerisinde ideal aralıkta tutulmalıdır. Ne mukozaya yakın ne de altta bulunan kas tabakasına yakın olmamalıdır. Bu ideal aralık dışında tutulması veya kontrolsüz enerji verilmesi bazı sorunların ortaya çıkmasına neden olabilmektedir.

Mukozal Perforasyon (Delinme): Cihazın mukozaya (hemoroid yüzeyi) yakın tutulmasında mukozada delinme (perforasyon) ortaya çıkabilir. Bu durum ameliyat sonrası ağrı ve kanama yakınmalarının görülmesine neden olabilir. Ayrıca bu işlemden sonra görülmesi beklenmeyen enfeksiyon riski de ortaya çıkabilir. Anal Kaslarda Yaralanma: Probun anal kanal kaslarına yakın yerleşimli ateşlenmesi ile ortaya çıkar. Genellikle büyük abdest tutma ile ilgili sorunlar görülmese de ameliyat sonrası çok ciddi bir ağrı şikayetinin ortaya çıkmasına neden olabilir.

Mukozal Ödem: Uygulama esnasında yeterinde baskı yapılmaması veya soğuk uygulamanın yetersiz yapılması gibi durumlar sonrasında ortaya çıkmaktadır. Özellikle büyük abdest yapma sırasında belirginleşen süreklilik arzeden bir şişlik ve ağrı durumu ortaya çıkar. Bu aşamada tekrar bir cerrahi tedavi düşünülmeyeceği için çok ciddi bir medikal tedavi (gerekirse yatırılarak) düzenlemek gerekir. Rektal Kanama: İşlemin hemen sonrasında, özellikle büyük abdest yapma esnasında ortaya çıkan ufak tefek kanamalar normal olarak kabul edilebilir. Bazen bu kanamalar dışkılamadan bağımsız kendiliğinden devam eden bir karakter kazanabilir. Bu durum genellikle mukozal yaralanmaya bağlı olarak ortaya çıkmaktadır.

 

Lazerle Hemoroid Tedavisi Fiyatı Nedir?

Lazerle hemoroid tedavisi hastalar tarafından mucizevi bir tedavi yöntemi olarak görüldüğü (bazen meslektaşlarımız tarafından maalesef bu konuda yanlış yönlendirmeler de yapılması nedeniyle) için son derece suistimale açık bir tedavi yöntemidir.

Öncelikle belirtmek gerekir ki teknoloji kullanımı ile yapılan bu ameliyat yöntemi de hastanın ve hastalığın evresinin bu tedavi yönteminden maksimum fayda sağlayacak düzeyde olması gerekir. Yani doğru hasta seçimi çok ama çok önemlidir. İnternet ortamında lazerle hemoroid tedavisinin tüm evrelerde %100 başarı ile uygulandığı yönündeki bilgiler, tıbbi literatürde de karşılığı olmayan gerçek dışı bilgilerdir. Bunlara itibar etmemek gerekir. Unutulmamalıdır ki burada ameliyatı yapan, ameliyat sonrasında başarılı ya da başarısız olacak olan lazer cihazı değil cerrahtır.

Hastalığın herkeste farklı evrede bulunabileceği ya da başka hastalıklar ile de karışabileceği düşünülecek olursa telefon ile konuşularak yahut sosyal medya araçları ile direk ücret bilgisi verilmesi hem doğru değil hem de gerçekçi değildir. Hastalar tarafından makul ücret ile bu tedavinin yapılmasının hedeflenmesi doğru bir yaklaşımdır. Ancak tek kriterin düşük ücret olacağı bu araştırmada olası tecrübe, bilgi birikim eksikliği ne yazık ki istenmeyen sonuçlara da yol açabilmektedir.

 

Lazerle Hemoroid Tedavisi Kesin Çözüm mü?

Hemoroidal hastalık nedeniyle tedavi planlaması yaparken hastalığın doğası nedeniyle gerek hasta gerekse de cerrah tarafından %100’lük bir başarı hedeflenir. Ancak hastalık uzun bir süre içerisinde ve bir takım kötü alışkanlıklar (beslenme ve tuvalet alışkanlıkları gibi) nedeniyle ortaya çıktığı için eğer ameliyat sonrasında tam anlamıyla önerilere riayet gerçekleşmez ise nüksler görülebilmektedir.

Kesin çözüm ya da yüksek oranda şikayetlerin düzelmesi doğru hasta seçimine bağlıdır. Eğer doğru hastaya doğru evrede bir uygulama tecrübeli bir cerrah tarafından gerçekleştirildi ise bu hastalarda yüksek oranda iyileşme görülmektedir. Klasik hemoroid ameliyatları dışında hemoroidal hastalığın diğer tedavi yöntemlerinde nüksler (hastalığın tekrarlaması) görülebilmektedir. Bu konunun incelendiği literatür çalışmalarında nüks %20 olarak belirtilmiştir. Hemoroid lazer tedavisinin en etkin kullanıldığı hemoroidal hastalık evresi Evre 2 hastalıktır.

 

Lazerle Basur Ameliyatı Kaç Günde İyileşir?

Başka hastalıkları olmayan ve uygun evrede başvurmuş bir hasta için işlem genellikle hastanede yatış gerektirmeyecek şekilde yapılan son derece konforlu bir ameliyat yöntemidir. Bir günlük dinlenmenin ardından hastamız hızla işlerine geri dönebilmekte ve günlük aktivitelerine hızla kavuşabilmektedirler.

Yara iyileşmesi içten içe devam eden bir süreçtir. Vücutta tüm oluşan yaralarda olduğu gibi hemoroidal hastalık nedeniyle yapılan ameliyatlardan sonra da aynı süreç gerçekleşir. Anal kanalın içerisinde yerleşmiş olan bir yara olması nedeniyle uygun bir cerrahi teknikle işlemin yapılması durumunda bu yara iyileşmesi hastada herhangi bir yakınmaya neden olmaz. Tabi bu esnada hastanın da kendisine verilen ilaçları düzenli kullanıp, önerilere de riayet etmesi gerekir.

 

Dış Basur Lazerle Tedavi Edilir mi?

Dış basurun ya da eksternal hemoroidal hastalığın (sıklıkla pıhtılı ve ağrılı bir biçimde görülür) lazerle Tedavisi yoktur. Halk arasında lazer yönteminin mucizevi bir ameliyat şekli olduğu şeklinde yanlış oluşmuş bir algı olması bu konuda da hastaları beklentiye sokmaktadır. Dış basur lazersiz de son derece pratik ve ağrısız bir biçimde tedavi edilebilecek bir hastalıktır Esas önemli olan erken dönemde cerraha müracaat edilmesidir.

 

Lazerle Hemoroid Ameliyatı Zararları Var Mı?

Her ameliyat yönteminde olduğu gibi lazerle hemoroid ameliyatı yönteminde de zararlar ortaya çıkabilir. Bu durum genellikle doğru hasta seçimi yapılmamasından ya da uygunsuz koşullarda işlemin yapılmasında kaynaklanabilir. Sıklıkla mukozal yaralanmaya bağlı kanama-delinme, sfinkter (makat kası) yaralanmasına bağlı ağrı şikayetleri ortaya çıkabilir. Yine ender olarak enfeksiyon (anal apse) problemleri de görülebilir. İşlem sonrasında yine cerrahi teknikten kaynaklanan aşırı ödem (şişlik) durumları da meydana gelebilir. Bu hastaların acilen tedavisi gerekir.

 

Basur varken lazer epilasyon yapılır mı?

Basur ya da hemoroidal hastalık varlığı ile lazer epilasyon arasında bir ilişki yoktur. Yani basur varlığında doğal olarak öncelikle basur tedavisi yapılmalı sonrasında da lazer epilasyon yapılabilir.

 

Lazer hemoroid ameliyatı kaç TL?

Standart bir ücretlendirme yoktur. Zira ücretlendirme gerek hastalık (hastanın yaşı, yandaş hastalıkları, hastanede kalma süresi) gerekse de işlemin gerçekleştirileceği tıp merkezi gibi bir çok değişkene bağlıdır.

 

Hemoroid lazer tedavisi işe yarıyor mu?

Eğer uygun evredeki bir hastaya deneyimli eller tarafından gerçekleştirilirse işe yarayan bir uygulamadır. Lazer konusundaki en yanlış bilgi, işlemin cerrahın dışında tamamen lazer teknolojisi ile gerçekleştiği şeklindedir. Farkı oluşturan başarıyı artıran en temel faktör ise hastalığın doğru evrelendirilmesi ve uygulamayı gerçekleştiren cerrahın tecrübesidir.

 

Lazerle basur ameliyatı kesin çözüm mü?

Basur ameliyatlarında salt bir tedavi yöntemiyle “kesin çözüm” elde etmek mümkün değildir. Hastalık uzun süreden beri var olan beslenme ve tuvalet alışkanlıklarındaki sorunlar nedeniyle ortaya çıktığı için uygulanan ameliyat kadar hastanın da ameliyat sonrası uyarılara dikkat etmesi gerekmektedir. 

 

Lazerle hemoroid tedavisi kaç günde iyileşir?

Hastalar aynı gün taburcu olmakta ve çok kısa süre içerisinde işlerine dönebilmektedirler. Esasen uygulamanın da en temel kazanımı budur.

 

Lazerle hemoroid ameliyatı kaç dakika sürer?

Yaklaşık 10 dk. Gibi bir sürede tüm işlem tamamlanmaktadır. Ancak anestezinin gerektiği durumlarda (hastaya bağlı faktörler nedeniyle) işlem başlangıç-bitiş sürelerinde uzama olabilir. Bu durum hastanın aynı gün taburcu ve işe erken dönüşüne mani değildir.

 

Lazerle hemoroid tekrarlar mı?

Hemoroidal hastalık nedeniyle yapılan tüm operasyonlardan sonra olduğu gibi lazer kullanılarak gerçekleştirilen ameliyatlar sonrasında da hastalık tekrarlayabilir. Bunun önlenmesi için de uygun teknikle gerçekleştirilen bir operasyon sonrasında hekim-hasta işbirliği çok önemlidir. 

 

Lazerle hemoroid ameliyatında dikiş atılır mı?

Hayır atılmamaktadır. Dikiş atılarak yapılan uygulamalarda ameliyat sonrası ağrı yakınmaları ortaya çıkabilmektedir. Lazer uygulamasındaki en temel kazanımda herhangi bir dikiş materyali kullanmaksızın işlemin gerçekleştirilebilmesidir.  

 

4. evre hemoroid lazer tedavisi olur mu?

Evre 4 hastalık Lazer tedavisinin en başarısız olduğu alandır. İsmindeki illüzyona (halk arasındaki) kapılıp teknolojinin bu alanda zorlanmaması gerekir. “Uygun hastaya uygun işlem” mottosuyla kastedilen de tam olarak budur. Evre 4 hastalık için gerek ameliyat sonrası hastanın konforunu artıracak gerekse de nüksü engelleyecek bir çok farklı tedavi yöntemi bulunmaktadır.

 

Prof. Dr. İlker Sücüllü

Yazar: Prof. Dr. İlker SÜCÜLLÜ
Yayınlanma Tarihi: 5 Ocak 2023
Güncelleme Tarihi: 5 Ocak 2023

 

Önceki BlogHemoroid Tedavisinde Doppler Guided Lazer (HeLP) Yöntemi
Sonraki BlogRektosel (Makat Fıtığı)

İstanbul’da Ataşehir Medicalpark ve Ataşehir Memorial anlaşmalı hastanelerimizdir. Özel Sağlık Sigortaları (ÖSS) ile anlaşmalarımız bulunmaktadır.

Telefon / WhatsApp: 0545 125 20 20

Prof. Dr. İlker Sücüllü Muayenehanesi: Brandium Residence, Dereboyu Caddesi R5 Blok Daire:32 Ataşehir / İstanbul

 

Prof. Dr. İlker Sücüllü Sosyal Medya Hesapları:

 

Prof. Dr. İlker Sücüllü mobil uygulamasını güncellendi, hemen indirin!

Android Mobil Uygulama

Site içeriğinde bulunan bilgiler destek sağlamak içindir. Hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi, tanı ve teşhis koyması yerine geçmez.

Telif Hakkı © 2024 Prof. Dr. İlker Sücüllü. Tüm hakları saklıdır. | Powered by MMA.

Son Güncellenme Tarihi: 18-10-2024 01:29:52
Whatsapp